SOKRATES BİZE NEYİ SAVUNUYOR?
‘Sokrates’in Savunması’ kitabını bitiren her okur gibi ben de felsefi düşüncelerden henüz kopamadım. M.Ö 5. yüzyılda hayatını sürdüren Sokrates, Pluton, Kriton gibi önemli bilginlerin de hocasıdır. Sokrates yaşadığı dönemde herhangi bir akıma bağlı olmadığı gibi sosyal sınıf farkı gözetmeksizin kent meydanında rastladığı insanlarla sohbet etmesiyle bilinirdi.
Pluton sayesinde günümüze ulaşan ‘Sokrates’in Savunması’ kitabı, Euthyphron ve Sokrates’in Basileus (dinle ilgili davaların görüldüğü) pasajının önünde karşılaşmalarıyla başlar. Sokrates, kendisine dava açıldığı için burada idi Euthyphron ise babasına dava açtığı için… Karşılaşmaları sonrası iki önemli bilge arasında geçen felsefi sohbette konu ‘dine uygunluk’. Bir insanın babasını dava etmesi dine uygun muydu? İlk bölümde bunu konu üzerinden durulurken aynı zamanda Sokrates, kendisine ağır suçlamalar yönelterek kente şikayet eden Meletos hakkında ise kısa ve öz bir tespitte bulunmayı ihmal etmiyordu: Siyasetle ilgilenmeye doğru yerden başlamış.
Kitabın ikinci bölümü, Sokrates’in kendini mahkeme önünde savunmasına ayrılmıştır. Sokrates’in suçu, şehrin tanrılarına inanmayarak, onların yerine başka tanrılar koymak ve böylece gençliği yoldan çıkarmak olarak ifade edilmiştir. Sokrates, bu bölümde Atina’lılara seslenirken, Melotos’la dialog içerisindeyken ve suçlamalarına karşı felsefik yaklaşımlar sergilerken cesur olduğunu fark ediyorsunuz. Ayrıca burada kullanılan üslup düşündürücüdür, sorgulattırıcıdır ve cesaretlendiricidir.
Üçüncü bölümde, Kriton, zindanda son gecesini geçiren Sokrates firar ettirmeye çalışmasını konu edilmiştir Sokrates bu kurtarma teklifi kabul etmeyerek bu düşüncesinin altında yatan düşüncelerini Kriton’u da ikna edicek şekilde ifade etmiştir.
Son bölümde ise konu ruhlardır ve Sokrates’in zindanda geçirdiği dönemde yanına gelen öğrencileriyle yaptıkları sohbetler konu edilmiştir. Ruh, beden öldükten sonra da yaşar mı? Ya da ruh ölümsüz müdür? Bu ve benzeri sorular üzerinde felsefi tartışma yapılırken ruh ve beden kavramları üzerinden insan doğası ifade ediliyor. Bu konulara günlük hayatın içinde örnekler verilerek kavramak kolaylaştırılıyor. Sohbet doğa tarihine ulaştığında fikirler soyuttan somuta ulaşır. Bu arada söylemekte fayda var ki, o konuşma sırasında Dünya’nın Güneş sisteminin merkezi olduğu kabul ediliyordu. Bu fikrin nasıl oluştuğunu duymak felsefeyi hayatımızın içine almamız için yazılmış sanki.
Özetlersek, Sokrates bu savunmasıyla fikirlerinizi derin bir sorgu bulutundan geçirmemizi tavsiye ettiğini görüyorum. Böylece cesaret peşinden gelecektir.
Abide EROL
Türkçe Öğretmeni